Durum Quotes

1. "Wittgenstein'i bu duruma uyarlayacak olursak,dünyamizin sinirlarinin,baskalarinin bizi anlama sinirlari tarafindan belirlendigini söyleyebiliriz.Elimizde olmadan baskalarinin algilarinin parametreleri içinde var oluruz- baskalarinin bizim komikligimizi anlama sinirlari içinde komiklik yapariz;onlarin zekasi bizim zekamizi,cömertligi cömertligimizi,ironisi ironimizi belirler.Karakter,hem okura hem de yazara ihtiyaç duyan bir dil gibi isler.Shakespeare, yedi yasindaki çocugun gözünde saçmaliktan ibarettir,eger sadece yedi yasindakiler tarafindan okunacak olursa yedi yasindaki birinin anlama kapasitesi ölçüsünde takdir edilir."
Author: Alain De Botton

2. "Bazen geçmis hâlâ buradaymis, içinde bulundugumuz anin boyali yüzeyinin altinda saklaniyormus ve tirnakla söyle bir kaziyinca her seyin hâlâ devam ettigini görebilecekmisiz gibi hissediyorum. Belki su an yalnizca bilimin sinirlarini zorluyoruz, belki bu karsi karsiya olugumuz dogaüstü bir durum degil de ölmüs, kaybolmus sanilanlarla paylasilan fiziksel alanin, ince bir bölmenin arasindan ortaya çikisi sadece."
Author: Andrea Gillies

3. "Felek benim gibi taninmis bir bilimadimini ölüme mahkûm ettigi için, belki alti ay sonra bu salonda benim yerime dersi baskasi verecegi için aciyla haykirmaktan zor alikoyuyorum kendimi. Bagirmak istiyorum, çünkü zehirlendigimi, daha önceden bilmedigim yepyeni düsüncelerin ömrümün son günlerinde beni aguladigini, beynime sivrisinekler gibi zehir akittiklarini düsünüyorum. Böyle anlarda durumum bana o derece korkunç görünüyor ki, ögrencilerimin de dehset duyarak yerlerinden firlamalarini, aci çigliklarla kendilerini disari atmalarini bekliyorum."
Author: Anton Chekhov

4. "Bakin, edebiyatla iliskisi, yakinligi olan insanlarin en temel özelligidir merkezden kaçik olma durumu."
Author: Baris Biçakçi

5. "Senin essizligin, bulunmazligin üzerine ne söylesem eksik kalir. Sadelikten korkmayan bir kadinsin bir kere. O köprünün altinda vb. satilan balik-ekmekten alip yemek istemen beni en çok gönendiren seylerden biri. Sana ondan almak istemeyimisimin tek nedeni midenin sagligini düsündügümdendir. Bunu kaç kez söyledim de sana. Adapazari'ndaki kizla -neydi adi onun?- çektirdigin fotografta senin bütün hayat tavrin gizli. En gösterissiz kosullarda da sen, o kosullardan hiç utanmadan, hiç yüksünmeden, bir ayagini gözüpek bir rahatlikla ileri atabilirsin. Beni nasil savunursun sonra. Birisi bana çok sismanladigimi söylemisti de, hemen saldiriya geçmis, sisman olmadigimi ileri sürmüstün. Oysa pekala fazla okkalanmistim o günler. Sen busun iste. Sevdigini her durumda savunursun, onun kusurlarini görmezsin. Ne sevgilisin sen."
Author: Cemal Süreya

6. "Camerlengo öfkeli bir sesle yeniden konusmaya baslamisti. "Komutan, kayip kardinaller konusunda hiçbir sey yapmamaya vicdanimiz elvermez!" Olivetti, Camerlengo'nun gözlerinin tam içine bakti."St. Francis duasi signore. Hatirliyor musunuz?" Genç rahip acili bir sesle misrayi okudu. "Tanrim, degistiremediklerimi kabul etmek için bana güç ver." Olivetti, "Bana güvenin," dedi. "Bu o durumlardan biri."
Author: Dan Brown

7. "Bazen... böyle birdenbire yaralaniveririz. Ama her yara iyilesir. Eninde sonunda kabuk baglar, üstünü kapatir. Gözlerden saklanir. Çünkü hiçbir yara görülmek istemez. Yeter ki bu yara gözbebeklerine çikmasin. Çünkü eger gözbebeklerin yaralanirsa, bir daha asla ayni gözle bakamazsin dünyaya. Baktigin her seyin kötü yanini görmeye baslarsin. Sakli kalmis pislikler bile kaçmaz gözlerinden. Öteki insanlar da hisseder artik ayni seyleri görmedigini ve artik onlari sevmedigini. Rahatsiz olurlar. Onlar da bir daha ayni gözle bakamaz sana. Bu yüzden kimse seni yakininda görmek istemez. Resim ayni resimdir aslinda, degisen senin gözlerindir. Eger sen çikarsan resimden, her sey eskisi gibi kalir, herkes rahat eder. Sahsen bence en iyisi, gitmektir böyle durumlarda. Üstüne üstüne gitmek. Inadina!"
Author: Elif Shafak

8. "Fakat yüzüncü defa söylüyorum ki, insanin kasten, suurlu olarak zararli, manasiz, hatta son derece budalaca bir arzuya kapildigi bir durum, tek bir durum vardir.: yalniz akla uygun seyler istemek zorunda kalmayip, ne kadar manasiz olursa olsun "istemek hakkina" sahiptir."
Author: Fyodor Dostoyevsky

9. "Içinde bulundugunuz kötü duruma karsin baska türlü olamayacagini bundan sonra degisemeyeceginizi dahasi bunun için zamaniniz ve inanciniz olsa bile degismeyi istemeyeceginizi anlamanizin doyumsuz tadidir bu."
Author: Fyodor Dostoyevsky

10. "Durum semolina, golden wheat wafting in Italian fields. Can you imagine how astonished the Italians would be if they knew that what they were exporting in 1971 was really loneliness"
Author: Haruki Murakami

11. "Iyinin de, kötünün de bize islemedigi bir durum söz konusu olabilir. O zaman, boslukta kendi kendine çalarak duygularimizi belirten, sessizlik içinde kaybolup giden ezgiler çikaran bir org sebepsiz yere coskulara tutulur, hiçbir melodi yaratmadan sesler çikarmaya baslar. Yoklugun faydasizligina baskaldiran bir ruhun içine düstügü bir çesit çeliskidir bu, müthis bir çeliski. Bilinmez bir yaradan kan bosanmasi gibi, besinsiz kalmis gücümüzün akip gittigi birtakim yorucu oyunlar."
Author: Honoré De Balzac

12. "Burada, benim bulundugum çevrede, Macar Sokagi 6 ve 9 numaralar arasinda, acilar ve agrilar giderek hafiflemekte; kanser ve tümör, astim ve enfarktüs, ates, enfeksiyonlar ve bayginliklar, dahasi bas agrilari ve hava degisikliginin yol açtigi rahatsizliklar bile güçlerini yitirmis durumda, ve ben kendime, bilim adamlarini bu basit çareden haberdar etmek görevim degil mi, diye soruyorum, o zaman, bütün hastaliklari sürekli gelistirilen ilaçlarla ve iyilestirme yöntemleriyle iyi edebilecegi görüsünde olan bilim, ileriye dogru büyük bir adim atabilirdi."
Author: Ingeborg Bachmann

13. "Açik konusalim: Her rejim, hatta en otoriter olan bile degisken bir denge durumunda ayakta kalabilir, bu nedenle kendi baski donaniminin varligini sürekli olarak hakli göstermesi gerekir ve baski uygulayacak bir seylere gereksinme duyar."
Author: Italo Calvino

14. "Hava günesliyse durum o kadar kötü sayilmazdi, ama bir iki kez -tam iki kez- biz mezarliktayken yagmur basladi. Korkunçtu. Yagmur yagiyordu çocugun basindaki mezar tasina, karninin üstündeki çimlere. Her yer sirilsiklam olmustu. Mezarligi ziyarete gelen herkes deli gibi arabalarina kosmaya basladi. Iste bunu görünce deli oluyordum neredeyse. Bütün ziyaretçiler arabalarina atlayip, radyolarini açabilirler, yemege bir yerlere gidebilirlerdi; Allie disindaki herkes. Buna dayanamamistim."
Author: J.D. Salinger

15. "Sanirim iki insanin hem gülmesi hem sevismesi, güldükleri için sevismeleri ve sevistikleri için gülmeleri pek az rastlanir bir durumdur. Sevmek ve gülmek hep ayni yerden gelir de, o noktaya pek çok kisi erisemez."
Author: James Baldwin

16. "Ben onun gibi umutsuz degilim, çünkü bekledigim fazla bir sey yok. Ben daha çok...bana verilmis, hem de bir hiç için verilmis olan hayat karsisinda sasirmis durumdayim."
Author: Jean Paul Sartre

17. "Ataerkik düzendeki sinifin baslica etkilerinden biri, bir kadini bir digerinin karsisina koymaktir. Geçmiste fahiselerle namuslu kadinlar karsilastirilirken, günümüzde de çalisan kadinlarla ev kadinlari karsi karsiya getirilmektedir. Bu kadinlardan birincisi ötekinin sahip oldugu "güvenlik" ve sayginliga gipta ederken, ikincisi de kendisine sayginlik kazandiran sinirlamalarin ötesinde, özgürlük, serüven, dünyayi tanimak diye adlandirdigi birinci kadinin yasantisina özlem duyar. Ikili düzen standardinin çesitli elverisliliklerinden yararlanan erkek, her iki kadinin da dünyasini paylasir ve üstün toplumsal ve ekonomik gücü ile de birbirlerine yabancilasmis bu kadinlari birbirlerine rakip duruma getirir."
Author: Kate Millett

18. "Merak ediyorum, niçin acaba belli bir noktadan sonra insanlari sanki igrendiriyorum. Tuhaf, degil mi! Baslarda hoslaniyorlar benden; beni alisilmadik ya da özgün buluyorlar; ama sonra onlardan hoslandigimi göstermek - hatta ipucu vermek - istedigim anda sanki korkup yok olmaya basliyorlar. Galiba daha sonra canimdan bezdirecek bu durum beni. Belki de onlara verecek çok fazla seyim oldugunu anliyorlar bir yolla. Belki onlari korkutan da bu. Ah, birisine verilecek öyle sinirsiz, sinirsiz sevgim oldugunu hissediyorum ki - birisini öylesine sonsuzca, öylesine bütünüyle sevebilirim ki - onu kollayabilirim - korkunç olan her seyi ondan uzak tutabilirim - bir seylerin yapilmasini istedikleri her kez bunu yapmak için yasadigimi hissettirebilirim. Ah bir hissedebilsem birisinin beni istedigini, birisine yararim dokunabilecegini, tümden baska bir kisiye dönüsürdüm."
Author: Katherine Mansfield

19. "Tepenize çig düstügünde, bütün o karin altinda yatarken neresi asagi neresi yukari anlayamaz oluyormussunuz. Kari iteleyip kurtulmak istiyor ama yanlis yönü seçip kendinizi daha da derine , kendi mezariniza gömüyormussunuz. Iste kendimi aynen böyle hissediyordum, yönünü sasirmis, arada kalmis, pusulamdan olmustum. Dahasi, sözcüklere dökemeyecegim kadar derin bir bunalimdaydim. Bu durumdayken, çok aciz, çok savunmasiz olursunuz."
Author: Khaled Hosseini

20. "Mesleki konumlarindan hosnut olmayan, bundan sikâyet eden, ama islerinde kalan insan sayisini bir bilseydin! Insan varligi degisimden, yenilikten korkar ve çogu zaman, çok güç olsa bile, alisildik kosullarda kalmayi, pek iyi tanimadigi yeni bir duruma geçmek için digerini terk etmeye tercih eder. Platon'un Magarasi'dir bu! Bugün birçok insan farkinda olmadan Platon'un Magarasi'nda yasiyor. Meçhul karsisinda yaman bir korkulari var ve kisisel olarak onlari etkileyecek her degisimi reddediyorlar."
Author: Laurent Gounelle

21. "Eger durumunu degistirmene kimsenin engel olmayacagini bilirsen, hep ayni durumda birkaç saat oturabilirsin; ama insan bu sekilde ayaklari altinda oturmak zorunda oldugunu bilirse, bacaklarina kramplar girer, uzatmak istedigi yere dogru bacaklari çekilir ve gerilir."
Author: Leo Tolstoy

22. "Böyle iste, diyordu. Dostumuz Konstantin Dmitriç ne yetenekli bir gençti. Oysa simdi nerede o eski Konstantin Dmitriç! O zamanlar bilimi de severdi. Üniversiteden çiktiginda insanlara özgü düsünceleri vardi. Simdi ise yeteneklerinin yarisi kendi kendini aldatmaya, öteki yarisi da bu aldatisi hakli göstermeye yönelmis durumda. iletisim yayinlari. syf :441."
Author: Leo Tolstoy

23. "Hiç kimse durumundan hosnut degil, ama herkes aklindan hosnut."
Author: Leo Tolstoy

24. "Korku insana evet de demez, hayir da. O, yani korku, her seyi alir, her aklinizdan geçeni, her agzinizdan çikani.Böyle durumlarda karanlikta gözlerini fal tasi gibi açmak bile fayda etmez. Gerçi, zaten görüp göreceginiz de dehsetten ibarettir ya, daha ötesi yok. Gece her seyi ele geçirmistir, hatta bakislari bile. Içinizi bosaltmistir o. Yine de el ele tutusmak gerek, yoksa düsersiniz. Gündüzün insanlari artik sizi anlayamazlar. O korku tümüyle sizi onlardan ayirmistir ve bunun yükü altinda ezilirsiniz, ta ki her sey su ya da bu biçimde bitinceye dek, iste ancak ondan sonra o genel geçer adilerin yanina geri dönme hakkiniz dogar, yasamda ya da ölümde.."
Author: Louis Ferdinand Céline

25. "… hanimlarin görevi nahos durumlardan uzak durmaktir. Böylelikle ruhlarimiz – ve alnimiz – hüznün kiriyle kararmaz. Kadinlar çiçekler kadar narindirler, dünyaya renk ve güzellik katmak için var olurlar. Can sikici konularla ugrasmak erkeklerin görevidir.(syf. 23 – 24)"
Author: Margaret Peterson Haddix

26. "Çünkü benim durumumu en iyi sen anlarsin. Yalnizligi ve korkuyu en iyi sen bilirsin. Yorgunluklar vardilar fakat ümitsizlik yoktular. Sen bir yerde bulunuyordun, yumusak bir yerdeydin. Sert köselere çarpmaktan yorulan aklimin durgun ve sürekli bir ask içinde ancak seninle birlikte dinlenebilecegini biliyordum. Bizi baskalari anlamaz Sevgi. Baskalarinin akli baskadir. Bu yüzden ikimizi hep garip bakislarla süzmüslerdir. Simdi beni de garip bakislarla süzenler var. Ben onlara aldirmiyorum, insanlarin beni begenip begenmemeleri umrumda degil artik. Ben kendimi tanimakla ilgiliyim."
Author: Oğuz Atay

27. "Vardigin yer orasi degil. Onun çok ötesindesin. Ama geldiginde inandigin yer orasi ve bunda sakinca yok. Seni dogru okuyorum degil mi, sevgili ölümlü? Her zaman içinde bulunan, sana uçma fantezini yasatan su mavi tüylü kanatlarin sahibi oldugunun farkina yeni vardin. Bir mil yüksekligindeki bir uçurumun kenarinda duruyorsun, güven duyarak öne dogru egiliyorsun, kanatlar açiliyor, denge durumundan çikarken o konuma havada gelecegini umuyorsun. Öyle mi?"
Author: Richard Bach

28. "Insan hicbir seylere aldirmamaya bir basladi mi. Ne kendi durumunu, ne de butun durumlari, ustunde durulmaya deger bulmadi mi? Bu bir kis uykusudur ki hicbir yaz sokemez..."
Author: Sevgi Soysal

29. "Algi , Ben için, O'da güdülerin oynadigi role karsilik gelir. Tutkulari içinde barindiran O'nun tersine, Ben akil ve sagduyu olarak adlandirdiklarimizi temsil eder. Tüm bunlar herkesçe bilinen popüler farklarla örtüsür, ama yalnizca ortalama ya da ideal durumda dogru olarak kabul edilmelidir."sayfa 49"
Author: Sigmund Freud

30. "Biyoloji tarafindan destekelnen kuramsal kabuller temelinde, organik hayati cansiz duruma geri döndürme görevi verilen bir ‘ölüm güdüsü' varsayimi ileri sürmüstük, öte yandan Eros; hayati, parçaciklara bölünmüs canli maddeyi karmasiklastirmak ve durmaksizin bir araya getirmek, bu arada, tabii ki onu korumak hedefine yönelir. Her iki güdü de yasamin ortaya çikmasiyla bozulmus bir durumun yeniden olusturulmasina çalisirken, kelimenin en dar anlamiyla tutucu davranirlar. O halde yasamin ortaya çikisi, yasamayi sürdürmenin ve ayni zamanda ölüme yönelen çabanin sebebi olmaktaydi; yasamin kendisi de bu iki çaba arasindaki mücadele ve uzlasma idi. Böylece yasamin kökenine iliskin soru kozmolojik bir soru olarak kalirken, hayatin hedefi ve amaci sorunu ikili bir sekilde yanitlanmis oluyor."Sigmund Freud, ‘Ben ve O', sayfa 72"
Author: Sigmund Freud

31. "Ancak klinik gözlemler bize nefretin sadece beklenmedik siklikta sevginin yoldasi oldugunu, insan iliskilerinde sevginin bir öncülü oldugunu söylemekle kalmiyor, kimi durumlarda nefretin sevgiye ve sevginin de nefrete dönüsebildigini gösteriyor. Sayet bu dönüsüm sadece zamana bagli ardil bir yer-degistirmeden ibaret degilse, birbirine ters yönlerde seyreden fizyolojik süreçleri öngören, erotik güdülerle ölüm güdüleri arasindaki o temel ayrimin dayandigi zemin kaymis olur."Sigmund Freud, ‘Ben ve O', sayfa 76"
Author: Sigmund Freud

32. "Ama ne yazik ki tarihte hep ayni trajedi tekrarlanmaktadir, çünkü fikir adamlari zamani gelince, dava adami olma sorumlulugunu üstlenmekte zorlanirlar ve pek nadir durumlarda harekete geçerler. Düsün dünyasi zengin, yaratici insanlarda bu ikilem her zaman ortaya çikar: Çünkü yasadiklari dönemin saçmaliklarini en iyi görenler ve gözleyenler onlardir ve bir cosku aninda, kendilerini büyük bir tutkuyla siyasi mücadelenin içine atarlar, ama öte yandan da zorbaliga zorbalikla karsilik vermekte çekinir, tereddüt ederler. Duyduklari sorumluluk onlari siddete basvurmaktan, kan dökmekten alikoyar; o bir anlik tereddüt, saygili geri durus, siddeti tesvik ederek onlarin elini kolunu baglar ve tüm güçlerini yok eder."
Author: Stefan Zweig

33. ".. düstügünüzde sizi ezip geçmek ve ayaga kalkmaniza yardim etmek yerine kafanizi çamura gömmek isteyenlerin sayisi artar. Pis bir durumdur ama insan dogasi böyledir. Çamurun içinde yuvarlaniyorsaniz pençeleri, tirnaklari ve götleri görmeniz kaçinilmazdir."
Author: Stephen King

34. "Bu duruma düsecegine, ölseydi keske! Böyle gözlerini uzaklara dikip , kendisini görmeden, her seyi, gökleri, agaçlari; oynayan, araba çeken, düdük çalan, düsen çocuklari bile katlanilmaz hale getirince oturamiyordu yaninda; her sey katlanilmaz hale gelmisti."
Author: Virginia Woolf

35. "Kar yeni yagmisti, yerler kaygandi. ‘Her askin ilk günlerinde duygularin kaygan olmasi gibi,' dedi içinden. Bu durumda ask bir sehir, duygular da o sehrin her kösesine kadar uzanan sokaklar oluyordu."Yekta KOPAN, ‘Kara Kedinin Gölgesi', sayfa 51"
Author: Yekta Kopan

Durum Quotes Pictures